Es-Selamu Aleykum.Günümüz dünyasında tartışılagelen bir konu da Nîsa Suresi 34. ayetin tercümesi hakkındadır.Ayet-i Kerimede bulunan -darebe- fiilini farklı farklı yorumlayanlar vardır.Ancak günümüzde modernistler bu kelimeye farklı manalar katmışlardır.Ben kendimden bir şey eklemeden sizlere İbn Kesir in yazmış olduğu tefsir kitabından alıntı yapıp paylaşacağım.
AYET:
الرِّجَالُ قَوَّامُونَ عَلَى النِّسَاء بِمَا فَضَّلَ اللّهُ بَعْضَهُمْ عَلَى بَعْضٍ وَبِمَا أَنفَقُواْ مِنْ أَمْوَالِهِمْ فَالصَّالِحَاتُ قَانِتَاتٌ حَافِظَاتٌ لِّلْغَيْبِ بِمَا حَفِظَ اللّهُ وَاللاَّتِي تَخَافُونَ نُشُوزَهُنَّ فَعِظُوهُنَّ وَاهْجُرُوهُنَّ فِي الْمَضَاجِعِ وَاضْرِبُوهُنَّ فَإِنْ أَطَعْنَكُمْ فَلاَ تَبْغُواْ عَلَيْهِنَّ سَبِيلاً إِنَّ اللّهَ كَانَ عَلِيًّا كَبِيرًاMEALİ:
34 - Erkekler, kadınlar üzerine hâkimdirler. Çünkü Allah kimini kiminden üstün kılmıştır. Hem de erkekler, mallarından infâk etmektedirler. îyi kadınlar; itaatli olan ve Allah'ın kendilerini korumasına karşılık, kendileri de gizliyi koruyanlardır. Serkeşlik etmelerinden endişelendiğiniz kadınlara öğüt verin, kendilerini yataklarında yalnız bırakın, (yine uslanmazlarsa) dövün, size itaat ederlerse aleyhlerinde bir yol aramayın. Muhakkak ki Allah, Aliyy ve Kebîr olandır.
TEFSİRİ:
Ailede Hâkimiyyet Erkeğindir
Allah Teâlâ: «Erkekler kadınlar üzerine hâkimdirler.» buyuruyor. Erkek kadın üzerine hâkimdir, onun reisidir. Büyüğüdür, onun üzerinde hâkimdir ve eğrildiği zamanlarda onu terbiye edicidir. «Çünkü Allah kimini kiminden üstün kılmıştır.» Zîrâ erkekler kadınlardan daha üstündürler. Erkek, kadından daha hayırlıdır. Bunun içindir ki; peygamberlik erkeklere mahsûstur. Peygamber efendimizin; işlerinin idaresini kadınlara veren bir kavim, asla kurtuluşa ermeyecektir, sözü gereğince; en büyük hükümranlık (idarecilik) da erkeklere aittir. Hadîsi Bu-hârî, Abdurrahmân İbn Ebu Bekr'den o da babasından rivayet etmiştir. Hâkimlik makamı ve buna benzer makamlar da böyledir.
Allah Teâlâ «Hem de erkekler, mallarından infâk etmektedirler.» buyurmaktadır. Erkek mehir ve geçim için; Allah'ın kitabında ve peygamberinin sünnetinde kadınlar için üzerlerine yüklemiş olduğu külfetler sebebiyle; mallarından infâkta bulunmaktadırlar. O halde, erkek haddi zâtında kadından üstündür, erkek için kadın üzerinde bir fazlalık ve üstünlük sözkonusudur. O halde erkeğin kadınlara hâkim olması uygun düşmektedir. Nitekim Allah Teâlâ bir âyet-İ kerîme'de : «Erkekler onların üzerinde bir dereceye sahiptirler.» (Bakara, 228) buyurmuştur.
ibn Abbas'tan rivayetle «Erkekler kadınlar üzerine hakimdirler.» âyet-i kerîme'si hakkında, Ali İbn Ebu Talha şöyle demektedir: Burada erkeklerin, kadınların emirleri olduğu kastedilmektedir. Erkek kendisine itaati emrettiğinde, kadının üzerine düşen ona itaat etmektir. Kadının itaati ise, kocasına karşı iyi davranması ve onun malını korumasıdır. Mukâtil, Süddî ve Dahhâk da böyle söylemişlerdir.
Hasan el-Basrî şöyle diyor: Bir kadın Hz. Peygambere gelerek kocasının kendisini tokatlamasından şikâyet etti. Rasûlullah (s.a.) da kısas yapılmasını bildirdi. Bunun üzerine Allah Teâlâ: «Erkekler kadınlar üzerine hâkimdirler.» âyetini indirdi ve kısas yapılmadı. Hadîsi, İbn Cerîr ve değişik kanallardan İbn Ebu Hatim rivayet etmişlerdir. Hadîsi Katâde, İbn Cüreyc ve Süddî de mürsel olarak rivayet ederler: Hepsini îbn Cerîr zikretmiştir. Hadîsi müsned olarak ve değişik bir yönden rivayet eden İbn Merdûyeh, şöyle demektedir : Bize Ahmed İbn Ali en-Neseî'nin... Hz. Ali'den rivayetine göre o şöyle demiştir: Ansârdan bir adam hanımını Rasûlullah (s.a.) a getirdi. Kadın : Ey Allah'ın Ra-sûlü, kocam ansârdan falan oğlu falandır. Beni dövdü ve yüzümde iz bıraktı, diye şikâyette bulundu, Allah Rasûlü: Buna hakkı yok, buyurdular. Allah Teâlâ da: «Erkekler, kadınlar üzerine hâkimdirler.» âyetini indirdi. Yani terbiye konusunda erkekler kadınlar üzerine hâkimdirler. Allah Rasûlü (s.a.) : Sen bir iş istedin, ama Allah onun gayrisini murâd etti, buyurdular.
Bu âyet-i kerîme hakkında Şa'bî şöyle diyor: «Erkekler kadınlar üzerine hâkimdirler. Çünkü Allah, kimini kiminden üstün kılmıştır,-Hem de erkekler, mallarından infâk etmektedirler.» Erkeklerin mallarından yapmış oldukları bu infâk, kadınlara vermiş oldukları mehirdir. Görmez misin şayet erkek kadına zina isnadında bulunursa, onunla la'netleşir. Ama katlın erkek hakkında böyle bir iddiada bulunursa sopa cezası ile tecziye edilir.
Allah Teâlâ buyuruyor : «(Kadınlardan) iyi olanlar, —îbn Abbâs ve bir çoklarına göre (kocalarına)™ itaatli olan ve... kendileri de gizliyi koruyanlardır.»
Süddî ve başkalan bu âyetin tefsirinde : Kocasının yokluğunda nefsini ve kocasının malını koruyanlardır, demişlerdir.
Allah Teâlâ : «Allah'ın kendilerini korumasına karşılık...» buyurmaktadır ki; korunmuş olan ancak Allah'ın koruduğudur.
İbn Cerîr diyor ki: Bize Müsennâ'mn... Ebu Hüreyre'den rivayetine göre Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuşlardır : Kadınların en hayırlısı odur ki; ona baktığın zaman seni sevindirir, ona bir şey emrettiğinde sana itaat eder. yanında olmadığın zaman senin için nefsini ve malını korur. Sonra Allah Rasûlü : «Erkekler kadınlar üzerine hâkimdirler...» âyetini okudular. Hadîsi İbn Ebu Hatim de rivayet etmiştir.
İmâm Anmed der ki: Bize Yahya İbn îshâk'ın... Abdurrahmân İbn Avf'dan rivayetine göre Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurdular: Kadın beş vakit namazını kıldığında, ramazân'da orucunu tuttuğunda, namusunu koruduğunda ve kocasına itaat ettiğinde, kendisine; «hangi kapısından istersen cennete gir» denilir.
Hadisi bu kanaldan rivayetinde İmâm Ahmed tek kalmıştır.
Allah Teâlâ : «Serkeşlik etmelerinden endişelendiğiniz kadınlara öğüt verin.» buyuruyor. Âyette geçen ( j^i ) kelimesi yükselmek anlamındadır. Serkeşlik eden kadın ise, kocasına üstünlük taslayan, onun emrini yerine getirmeyen, ondan yüz çeviren ve ona kızan (buğz eden) kadındır. Ne zaman ki, kadında serkeşlik alâmetleri belirirse; erkek, ona nasihat etsin ve bu isyanına karşılık Allah'ın azâbıyla korkutsun. Muhakkak ki Allah Teâlâ; kocanın hakkını onun üzerine vacip kılmış itaatini emretmiş ve erkeğin onun üzerine üstünlüğü, fazileti sebebiyle ona âsi gelmesini haram kılmıştır. Rasûlullah (s.a.) : Bir kimseye başka birine secde etmesini emredecek olsaydım, üzerindeki hakkının büyüklüğünden dolayı kadının kocasına secde etmesini emrederdim, buyurmuşlardır. Buhârî'nin Ebu Hüreyre'den rivayetine göre Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuşlardır: Erkek karısını yatağına çağırır da; kadın bundan yüz çevirirse ve kocası ona kızarak yatarsa sabah oluncaya kadar melekler, o kadına la'net ederler.
Hadîsi Müslim de rivayet etmiştir. Ancak onun lafzı şöyledir : Kadın kocasının yatağından ayrı olarak gecelediğinde; sabaha kadar melekler ona la'net ederler. İşte bunun içindir ki; Allah Teâlâ : «Serkeşlik etmelerinden endişelendiğiniz kadınlara öğüt verin.» buyurmuştur.
Allah Teâlâ: «Kendilerini yataklarında yalnız bırakın.» buyuruyor. İbn Abbâs'tan naklen Ali İbn Ebu Talha onları yalnız bırakmanın kendileriyle cinsî temasta bulunmamak, aynı yatakta yatmakla birlikte onlara sırtını dönmek olduğunu söyler. Birçokları böyle söylemiş, içlerinde Süddî, Dahhâk, İkrime ve kendisinden gelen rivayetlerden birinde, İbn Abbâs'm bulunduğu diğer bazıları ise; onlarla konuşmaması ve sohbet etmemesini de eklemişlerdir.
İbn Abbâs'tan rivayetle Ali İbn Ebu Talha şöyle diyor : Kadına na-sîhat eder. Kabul ederse ne âlâ, yoksa onu yatağında yalnız bırakır ve nikâhını terketmeksizin onunla konuşmaz. Bu ise kadına elbette ağır gelir.
Mücâhid, Şa'bî, İbrâhîm, Muhammed İbn Kâ'b, Miksem ve Katâde yalnız bırakmanın; onunla birlikte yatmamak olduğunu, söylemişlerdir.
Ebu Dâvûd der ki: Bize Mûsâ îbn İsmail'in... Ebu Hurre'den, onun da amcasından rivayetinde Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuşlardır: Eğer onların serkeşliklerinden korkarsanız, onları yatakta yalnız bırakınız. Hammâd burada Rasûlullah (s.a.) in nikâhı (cinsî temasta bulunmayı) kasdettiğini söyler.
Ebu Dâvûd Sünen'inde ve İmâm Ahmed'in Müsned'inde Muaviye İbn Hayde'den nakledildiğine göre; o: Ey Allah'ın Rasûlü, bizden birinin karısının hakkı nedir? diye sormuştu. Allah Rasûlü bunu şöyle cevaplandırdılar: Yediğinden yedireceksin, giydiğinden giydireceksin, yüzüne vurmayacaksın, çirkin olduğunu söylemeyeceksin ve onu sadece evde yalnız bırakacaksın.
Allah Teâlâ : «Onları dövün.» buyuruyor ki; nasihatle ve yalnız bırakmakla yola gelmezlerse incitmemek şartıyla onları dövmeye hakkınız vardır. Nitekim Müslim'in Sahîh'inde Câbir'den rivayete göre Ra-, sülullah (s.a.) veda haccmda şöyle buyurmuşlardır: Kadınlar hakkında Allah'tan korkunuz. Onlar sizin yanınızda size yardımcıdırlar. Sizin onlar üzerinizdeki hakkınız; sizin hoşlanmadığınız birini evinize ayak bastırmamalarıdır. Şayet bunu yaparlarsa; incitmeksizin onları dövünüz. Onların da sizin üzerinizdeki haklan; uygun şekilde geçimlerini ve giyimlerini sağlamanızdır.
İbn Abbâs ve birçokları «încitmeksizin dövmek» ta'bîrini kullanmışlardır. Hasan el-Basrî de; iz bırakmayacak bir şekilde dövmek, demiştir. Fakıhler de şöyle derler : Bir organım kırmamak ve iz bırakmamak suretiyle dövmektir.
İbn Abbâs'tan rivayetle Ali tbn Ebu Talha şöyle diyor: Onu yatakta yalnız bırakır. Şayet gelir ve yönelirse (yola gelirse) ne âlâ. Değilse onu incitmeyecek bir şekilde dövmene Allah izin vermiştir. Onun kemiğini kırmayasın. Şayet bununla yola gelirse ne âlâ. Değilse ondan kurtulmak sana helâl olmuştur.
Süfyân İbn Uyeyne, Zührî'den... İyâz îbn Abdullah'dan naklediyor ki; Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurdular: Allah'ın cariyelerini (kadınlarınızı) dövmeyiniz. Bunun üzerine Hz. Ömer, Rasûlullah (s.a.) a gelerek; kadınlar kocalarına kafa tutuyorlar, diye şikâyet etti. Rasûlullah (s.a.) da onların dövülmesine müsâade buyurdu. Bundan sonra bir çok kadın, Rasûlullah (s.a.) in hanımlarına gelerek kocalarından şikâyet ettiler. Bunun üzerine Allah Rasûlü (s.a.) : Kocalarından şikâyet eden bir çok kadın Muhammed'in ailesine (hanımlarına) gelmektedir. Onlar sizin hayırlılarınız değillerdir, buyurdular. Hadîsi Ebu Dâvûd, Neseî ve îbn Mâce rivayet etmişlerdir.
İmâm Ahmed diyor ki: Bize Süleyman tbn Davud'un.., Eş'as tbn Kays'dan rivayetine göre; o şöyle demiştir: Ömer'e müsâfir oldum. Hanımına vararak dövdü ve şöyle dedi: Ey Eş'as, Rasûlullah (s.a.) dan ezberlediğim şu üç şeyi sen de benden ezberle : Bir adama karısını niçin dövdüğünü sorma, vitri kılmadan yatma. Râvî, üçüncüsünü unutmuştur. Hadîsi Ebu Dâvûd, Neseî ve tbn Mâce de rivayet etmişlerdir.
Allah Teâlâ: «Size itaat ederlerse aleyhlerinde bir yol aramayın.» buyuruyor. Allah'ın mübâh kıldığı hususlardan kocasının istediği her şeye kadın İtaat ettiğinde; artık kocaya, kansı aleyhinde herhangi bir yol (hak) yoktur. Onu dövme ve yalnız bırakma hakkı da olamaz.
Allah Teâlâ'nm : «Muhakkak ki Allah, Aliyy ve Kebîr olandır.» kavli; kadınlara karşı sebebsiz yere zulümde bulunduklarında, erkeklere bir tehdîddir. Onların (kadınların) velîsi Allah Teâlâ olup O( Allyy ve Kebîr'dir. Kadınlara zulmedenlerden elbette intikamını alacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder